DSÖ'nün acil salgın uyarısı üzerine gözler Maymun Çiçeği hastalığına çevrildi.

Neler bilmemiz gerektiğini sizin için toparladım…

Maymun Çiçeği (Monkeypox) bir virüs hastalığıdır. Afrika’da her yıl birkaç yüz olgu olduğu tahmin edilen hastalık Orta ve Batı Afrika' da endemiktir. Mpox, ilk olarak 1958’de maymunlarda tespit edildi. İlk olgu 1970 yılında Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde görüldü.

Mpox ilk kez 2022 yılında Afrika dışında da görülmeye başladı.  Bu tüm dünyayı tedirgin etmeye yetti. Salgın sonlanmış olsa da, daha ağır hastalık yapabilen alt tipinin (1b) varlığı tespit edildi. Bunun üzerine DSÖ 14 Ağustos 2024’te yeniden uluslararası halk sağlığı acil durumu ilan etti.

Mpox ne yazık ki, dünya çapında yayılmaya devam etmektedir. En çok Afrika Bölgesi (567 vaka), Amerika Bölgesi (175 vaka), Avrupa Bölgesi (100 vaka), Batı Pasifik Bölgesi (81 vaka) ve Güneydoğu Asya Bölgesinde (11 vaka) görülmektedir. Doğrulanmış toplam olgu sayısı 99.176, ölüm sayısı 208, ülke sayısı 116 olarak rapor edildi.

Mpox’un hayvandan insana bulaştığını biliyoruz. Enfekte hayvanlardan insanlara; ısırıklar, çizikler avlanma, deri yüzme, yemek pişirme, tuzak kurma, leşler ile oynama ya da bu yeme gibi faaliyetler esnasında bulaşabilmektedir. DSÖ 12 Ağustos 2024 tarihli harici raporunda, cinsel temas yoluyla bulaşın salgınlara kapı aralayacağını belirtilmektedir. Birden fazla bulaşın görüldüğü Demokratik Kongo Cumhuriyetinde seks işleri ve çocukların durumunun hayli düşündürücü olduğu görülmektedir.

Maymun çiçeği hastalığı, tipik olarak ateş, baş ağrısı, yorgunluk, yaygın vücut ağrıları, lenf bezlerinde şişlik, cilt lezyonları (döküntülere) ve cinsel / ağız bölgesinde ülserlerle kendini gösterir. Kuluçka süresi 5 ila 21 gün arasında değişmektedir. Lezyon sayısı değişkendir. İçi irin dolu kabarcıklar (püstül) bir süre sonra kabuk bağlar. Kabukların düşmesiyle lezyonlar ortadan kalkar. Bu süreç genelde 2-4 hafta sonra kendiliğinden iyileşir.

Tanı laboratuvar ortamında viral DNA, PCR ile gösterilebilir. Daha önce çiçek aşısı uygulananlarda antijen ve antikor testleri doğru sonuç vermeyebileceği ifade edilmektedir.

Hastalık iyi huylu seyir etmekle birlikte bağışıklığı baskılanmış kişiler ve küçük çocuklarda ağır hastalık görülebilmektedir. Tedavide asıl amaç döküntüyü gidermek, ağrıyı yönetmek ve yan etikleri önlemektir (3). ABD’de maymun çiçeği hastalığı için FDA tarafından onaylanmış JYNNEOS™ aşısı vardır. Bu aşı, çiçek ve maymun çiçeğine karşı etkili olup, temastan sonra da uygulanabilmektedir. DSÖ çiçek aşısının da maymun çiçeğinden %85’e kadar koruma sağlayacağını bildirmektedir.

Maymun çiçeği hastalığının, belirti ve bulgularının belirgin olması, kolay mutasyon geçirmemesi, bulaşması için uzun süreli ve yakın temas gerektirmesi gibi faktörleri dikkate alındığında,  korona gibi büyük bir salgın yapmayacağını öngörülmektedir.

Bize düşen,  sağlığın elimizde olduğunu bilmek ve el hijenine dikkat etmeyi sürdürmek olmalıdır…

Korkmak yok, bilmek var!….

(Kaynak: Mpox Hasuder c760a9d4-3a57-5941-1893-3a149145cc26.pdf,  https://www.youtube.com/watch?v=kz0GTqrfc_g,  https://www.youtube.com/watch?v=MgnIX4zs-UY)