Geçtiğimiz hafta Cuma namazlarının hutbe konusu Camiler Haftası’ydı.
Camilerde imamlar cemaate camiye yalnız gelmemelerini, çocuklarını, torunlarını getirmelerini istedi. Cuma hutbesindeki imamın fırçasını kulağına küpe yapıp en yakın zamanda yani Pazar günü çocuğunu alıp camiye giden vatandaş camide ne kendisine fırça atan imamı ne de yanık yanık ezan okuyan, ‘muhterem cemaat safları sıklaştıralım’ diyen müezzini bulabildi.
***
Denizli İl Müftülüğü! İnsanların dişinden tırnağından artırıp yaptırdığı, bulunduğu alanın en kıymetli arsasına ve binasına sahip olan camilerine, her birine asgari ücretin 1300 TL olduğu bu zamanda 2 bin 990 TL maaş verip, hem imam hem müezzin atayıp, banların takibini yapmamak vebal değil mi?
Denizli’de bugün sabah namazında kaç camide imam veya müezzin görevinin başındaydı. Bunların takibini kim yapıyor. Bu arkadaşlara başka görevler mi veriyorsunuz.
Cuma namazlarında takım elbise giyip millete fırça atmak kolay, başkalarını eleştirmek kolay, ‘Muhterem Müslümanlar camimize, kuran kursuna şuraya buraya yardım edin, ne verirsen elinle o da gider seninle’ demeyi iyi bilen, lojmanda kalıp camiye gelmeyen imamlar!
Millete ‘VEBAL’in ne olduğunu iyi anlatıyorsunuz. Ama sizinkinin ‘VEBAL’ini size kim anlatacak.
***
Takibi bu kadar zor mu?
Denizli Büyükşehir sınırları içinde bulunan camilerde bu yaşanıyorsa, köyleri siz düşünün, imam bahçede mi, tarlada tütünle mi uğraşıyor, bakkalı mı var, emlakçılık mı yapıyor, tur şirketleriyle anlaşıp kanına girdiği gariban vatandaşı umreye götürüp kazanç mı elde ediyor. Bunların takibi yapılıyor mu? Yoksa bilinip ses çıkarılmıyor mu?
Belki de, şu her mahallenin ortasında kocaman devasa camilerin ışığını, alttan ısıtmalı düzeneğini yakmak bile İSRAF, imam gelmez, müezzin gelmez 3 kişi dünyanın elektiriğini harcar. Parasını kim ödeyecek, Cuma namazında acındırıcı bir konuşmayla, camiye zaten haftada bir gün gelen CEMAAT ÖDESİN.
***
Cuma günü imamdan fırça yiyip ayda yılda bir coştuğu için camiye gidenler bu kadar tepki veriyorsa, her namazı camide kılanlara Allah sabır versin. İçlerinde ne kazan kaynıyordur, ne fırtınalar kopuyordur kimbilir.
***
Haddimiz değil belki ama, Denizli İl Müftülüğü’nü görevini yapmaya davet ediyorum. Görevlilerine chip mi takıyor, camiye gelip gelmediklerini müftülüğe bildiren sistem mi kuruyor…
***
Bunlar kolay şeyler, PARASI mı? Onu merak etmeyin CEMAAT ÖDER!
Not: Görevini hakkıyla yapanlar MÜSTESNA! Siz üzerinize alınmayın!