Allah, koyduğu Ahlâk esaslarına uygun yaşayan kullarına dünya ve ahirete ait kırk büyük mertebe ve şeref verir. Bu mertebe ve şereflerin dünyaya ait olanları şunlardır:

 

1-Allah’a itâat eden kimse daima O’nu andığı için Allah da daima o kulunu anar. Bir kul için Allah’ın kendisini anmasından daha büyük bir şeref olabilir mi?

2-Allah senden hoşnut olur. Seni över. Bir insan seni övse koltukların nasıl kabarır. Ya seni bütün varlıkların kendisine ibadet ettiği Allah övse!

3- Allah seni sever. Mahallenin muhtarı veya şehrin büyükleri seni sevse onunla övünürsün. Gittiğin yerlerde bundan bahseder, menfaat temin etmeye kalkarsın. Dikkat et! Bu sefer seni seven bütün kâinatın sahibi olan Allah’tır.

4-Senin vekilin olur. Senin adına işlerini en iyi şekilde görür.

5-Rızkına kefil olur. Her hâl-ü kârda seni rızıksız bırakmaz.

6-Senin yardımcın olur. Bu sayede düşmanlarına galip gelir, musibetlerden kurtulursun.

8-Sana izzet ve şeref verir. Zillete düşürmez.

9-Ehl-i himmetten olursun. Dünyanın alçak ve basit işlerine iltifat etmezsin.

10-Sana gönül zenginliği verir. Böylece geçim hususunda sıkıntılara düşmezsin.

11-Kalbine hikmet ve hidayet nuru doldurur. Bu sayede başkalarının yıllarca çalışarak elde edemedikleri bilgi ve sırlara kısa zamanda vâkıf olursun.

12- Gönlüne daima ferahlık verir. Böylece maruz kalacağın musibetler sebebiyle sıkıntı çekmezsin.

13-Sana bir heybet verir. Bütün insanlar sana hürmet gösterirler.

14-Bütün insanların kalbinde sana karşı bir sevgi peyda olur.

15-Her hareketinde bir bereket olur.

16-Allah’ın bütün yarattıkları emrine âmâde olur.

17-Vahşi hayvanlardan zarar gelmez.

18-Yeryüzünün bütün nimetleri ve hazineleri emrine âmâde olur.

19-Allah ile insanlar arasında bir nevi elçi olursun. Allah senin kalbine nûr verir. Bu nûrla birçok sırlara vakıf olur, bunları halka öğretirsin.

20-Her ne zaman dua edersen kabul olur. Kimin için şefaat etsen reddedilmez. Hatırına gelen şeyi dilinle söylemeden bu isteğin yerine getirilir.

 

Bu mertebe ve şereflerden ahirete ait olanları şunlardır:

1-Ölümü kolay olur. Ölüm anı öyle korkulu bir şeydir ki peygamberler bile onun dehşetinden korkarlar. Ölümlerinin kolay olması için Allah’a yalvarırlar. Fakat bu kadar korkunç olan ölüm, Allah’ın sevgili kullarına bir bardak tatlı ve soğuk olan suyu içmek kadar kolay gelir.

2-İmanda sabit kılar. Son nefeste imandan çıkma tehlikesi olmaz. Allah’ın has kullarının bile en çok korktukları nokta budur. Son nefeste imansız gitme korkusuyla ağlarlar, Allah’a yakarırlar.

3-Allah rahatlık verir. Müjdeler gönderir.

4-Ebedi cennetlik olur. Orada Allah’a yakın bulunur.

5-Ölümünden sonra melekler o kişinin ruhuna ve cesedine hizmet ederler. Ruhunu alırlar, bin bir türlü ikramlarla götürtürler. Aynı şekilde yıkanırken hizmet ederler Namazını kılarlar.

6-Kabir azabından emin olurlar.

7-Kabri ferah ve cennet bahçelerinden bir bahçe şeklinde olur.

8-Ruhu birçok ikramlara nail olur.

9-Kıyamet günü haşrolunurken çeşitli ikramla karşılaşırlar.

10-Kıyamet günü yüzleri nurlu olur.

11-Kıyamet gününün korkularından emin olur.

12-Kıyamet günü hesap defteri sağından verilir.

13-Hesabı kolay olur. Bazıları hiç hesaba çekilmez.

14-Sevapları günahlarına ağır basar. Bazıları sevap-günah tartımına tâbi tutulmaz.

15-Havz-ı kevserden içer. Bir daha susamaz.

16-Sırat köprüsünü çabuk geçer. Cehennem alevinin sesini bile duymaz.

17-Kıyamet meydanında peygamberler gibi şefaat edebilir.

18-Ebedi cennetlik olur.

19-Allah o kulundan râzı olur.

20-Keyfiyetsiz olarak Allah’ı görmesi nasip olur.

(İmam-ı Gazali- Âbidler yolu isimli eserden derlenmiştir)

            Allah İmam-ı Gazali’den razı olsun bizlere de koyduğu ahlâk esaslarına uygun yaşamayı,  dünya ve ahiret hayatına ait bu nimet ve şereflere erişmeyi nasip etsin!