Bölüm.6. Uhrevi mükâfat ve uhrevi ceza. Âyetler ve açıklamalı meali.                                                                                                                                                    

UHREVİ MÜKÂFAT VE UHREVİ CEZA

Uhrevi mükâfat ve uhrevi ceza, insanın dünya hayatında, Allah’ın buyruklarına kendi hür iradesi ile uyması veya uymamasına karşılık; Allah’ın buyruklarında haber verdiği ve hak ettiği neticedir.

 

 

    CENNETLİKLER VE UHREVİ MÜKÂFAT.

    BAKARA SÛRESİ.25.

          Meâli

25. İnanıp da yararlı işler yapanlara, kendileri için, yamaçlarından ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele! Orada rızık olarak kendilerine bir meyve verildiğinde : “Bundan önce dünyada bize verilenlerdendir bu” derler. Çünkü bu rızık onlara dünyadakine benzer olarak sunulmuştur. Onlara orada, tertemiz eşler de vardır ve orada sürekli kalacaklardır.

           

Açıklama

            Bu âyet-i kerimede, dünya hayatında Müslüman olup güzel işler yapan ve böylece ahirete göçen müminlerin alacakları mükâfatlar anlatılmış, cennetliklere verilen nimetlerin dünyadakilerin aynısı olmayıp, benzeri olarak sunulduğuna işaret edilmiştir. Buhârî’nin rivayet ettiği ve “Bedü’l-halk” bahsinde geçen bir hadiste “ Cennet ehline gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, kalplerden bile geçmeyen nimetler vardır” denilmiştir.

 Dünya hayatında cennet nimetlerinin benzeri bulunsa da, dünya hayatı ve nimetlerinin geçiciliğine karşı, cennet hayatı ve nimetleri daimî dir.

 

                                  

 

HİCR SÛRESİ45.46.47.48.

Meâli

45.Şeytana uymaktan korunan müttakîler ise cennetlerde ve pınar başlarında olacaklar.

46.“Oraya güvenle ve esenlikle girin” (denir onlara).

47.Onların kalplerindeki kini söküp çıkarmışızdır. Hepsi kardeş olarak sevinç içinde karşılıklı otururlar.

 48.Onlara orada hiçbir yorgunluk gelmeyecek ve onlar, oradan hiç çıkarılmazlar.

 

Açıklama.

            Bu âyetlerde şeytana uymaktan korunan samimi müminlerin, güvenlik ve esenlik içinde cennete girecekleri müjdelenmektedir. Cennetlerde, pınar başlarında her türlü korku, kaygı, yorgunluk gibi fiziksel ve psikolojik problemlerden korunmuş, kalpleri kin ve düşmanlık gibi ahlâki kusurlardan arındırılmış olarak dostluk ve kardeşlik içinde bulunacakları bildirilmiştir. Bir bakıma insanların şeytanın aldatmalarına kapılmaları halinde ebedî olan ahiret hayatında neleri kaybedecekleri de hatırlatılmış olmaktadır.

 

MÜTTAKÎ:

Müttakî; Allah’dan korkan, hükümlerini çiğnemekten; günah işlemekten sakınan ve mahlûkata zararlı olmayan mümin kişidir . Devam edecek.