Namaz esnasında pür dikkat olmak ve titiz davranmak esas olmakla birlikte, çeşitli nedenlerle insanlar namazlarında yanılabilirler. Namazlarda unutarak ve istemeyerek yaptığımız fazla veya eksik kusur ve hataları tamamlayıp gidermek için sehiv secdesi yapılır.
   
Sehiv secdesi gerektiren bir durum oluştuğunda bu secdenin yapılması vâciptir. Sehiv secdesi gerektiren durumlar şunlardır:
    1. Farzın tehiri,
    2. Vâcibin terki,
    3. Vâcibin tehiri.
   
Anlaşılacağı gibi sehiv secdesine neden olabilecek kusur ve hatalarımızı bilmek için öncelikle namazın farz ve vâciblerinin bilinmesi gerekir. Namazın farz ve vâciblerini bilmeden asla namaz doğru olarak kılınamaz. “Ben kılayım da Allah onu bir yola kor” deyip sorumluluktan kurtulmak mümkün değildir. Ancak öğrenme gayret ve çabası içinde olunursa başka! İşte onu Allah isterse bir yola kor! Unutmamak gerekir ki  “Yaratan Rabbinin adıyla oku!”  Allah’ın, Resulüne vahyettiği ilk âyettir.
   
İçimi yakan şurasıdır ki; Müslüman’ın namazın farz ve vâciplerinden habersiz olması içler acısı olduğu kadar tam bir kara cehalettir. İlk emri “oku!” olan bir dinin hiç okumayan mensupları! “Ben kılayım da Allah onu bir yola kor” deyip kendini avutanlar!  Ben yine tekrar edeyim; ancak öğrenme gayret ve çabası içinde olursan Allah onu bir yola kor!

Sehiv secdesi son oturuşta “Tahiyyât” duası okunup iki yana selam verdikten sonra (cemaatle kılınıyorsa tek tarafa) iki secde daha yapılır ve oturulur. Bu oturuşta “Tahiyyât, Salli , Bârik ve Rabbenâ duaları okunur, her iki tarafa (önce sağa) selâm verilir.

Öyleyse önce namazın farzlarını bilmek gerekir. Namazın on iki farzı vardır. Farzların altısı namazın dışında ve altısı namazın içindedir. Namazın dışındaki farzlar, namaza hazırlık olduğu için “namazın şartları” adını, namazın içindeki farzlar namazın mahiyetini oluşturduğu için “namazın rükünleri” adını alır. Namazın farzlarından herhangi birinin eksikliği halinde namaz olmaz. Bizim buradaki konumuz tehir edilmesi halinde sehiv secdesi gerektirmesi nedeniye namazın rükünleridir.

 Öyleyse namazın rükünleri (içindeki farzlar) nelerdir:

1-İftitah tekbiri: Namaza Allahü Ekber diyerek başlamak.
2-Kıyam: Namazda ayakta durmak.
3-Kıraat: Namazda Kur’an okumak.
4-Rukû: Elleri dizlere koyarak eğilmek.
5-Sücûd: Birbiri ardınca iki kere başını yere koyarak secdeye kapanmak.
6-Ka’de-i ahîre: Namazın son rekâtında en son oturuşunda “Tahiyyât” duasını okuyacak kadar oturmak demektir.





Namazın vaciplerinden herhangi birinin sehven terk edilmesi veya tehir edilmesi sehiv secdesi yapılmasını gerektirir. Ancak vaciplerden herhangi biri kasten terk edilmişse namazın yeniden kılınması gerekir.


Öyleyse namazın vacipleri nelerdir:
1-    Namaza “Allahüekber” ism-i şerîfiyle başlamak.
2-    Namazın her rek’atında Fâtiha süresini okumak.
3-    Farz namazların ilk iki rek’atında, nafile ve vacip namazların her rek’atında Fâtiha’dan sonra Kur’an’dan sûre veya birkaç âyet okumak.
4-    Fâtiha’yı, eklenecek sûreden önce okumak.
5-    Tek başına namaz kılarken öğle, ikindi ve gündüz kılınan nafile namazlarda gizli (kendi duyacağı kadar sesle) okumak.
6-    Cemaatle kılınan namazlarda imamın, sabah, akşam yatsı namazlarında ilk iki rek’atında sesli okuması.
7-    Secdede burunu, alınla beraber yere koymak,
8-    Üç ve dört rek’atlı namazlarda ikinci rek’atın sonunda oturmak.
9-    Namazların ilk ve son oturuşunda Tahiyyât’ı okumak.
10-    Namazın sonunda sağa ve sola selam vermek.
11-    Namazda Farz olan fiillerin sırasına uymak.
12-    Vitir namazında Kunût dualarını okumak.
13-    Namazda Sehiv secdesi yapılması gerektiren bir fiil olmuşsa sehiv secdesi yapmak.
14-    Tâdili erkâna dikkat etmek.
15-    Namazda secde âyeti okumuşsa tilâvet secdesi yapmak.
16-    Ramazan ve kurban bayramı namazlarında her iki rek’atında ilave üçer tekbir almak.


Namazın fazlarının tehir edilmesi veya vaciblerinin sehven terk yada tehir edilmesi sehiv secdesini gerektirir.(örneklerle anlatım devam edecek)