Evet, ilginç bir başlık olduğunun farkındayım. Zaten amaç da konuya dikkat çekmek istemiş olmam.
En son bir askerin sözleri düştü internete; ‘çok yakında çıkacağız ve intikamımız korkunç olacak’ mealinde sözlerle dehşete düştük. Gerçi bu ve benzeri cümleleri daha öncede çok duymuştuk Başta Çetin Doğan olmak üzere pek çok tutuklu asker de aynı şeyleri söylemiş ve hem mahkemeye hem siyasilere ve hem de halka tehditler savurmuşlardı. Kendilerine göre düşman belledikleri bir kesimin çocuklarından bile intikam almayı düşünebilecek ve bu konuda aklınca Atatürk’ü örnek aldığını söyleyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Düşünün, şu an dünyanın gözü önünde Esed denen bir adam kendi halkını hem de çoluk çocuk demeden katlediyor. Ve bizim ülkemizde yetişmiş bir kişi aynı benzer bir zulmün, zamanı geldiğinde icra edileceğini, çekinmeden tiksinmeden ve de utanmadan söyleyebiliyor. Ve bunu söylerken bu halkın vergileriyle yaşadığını, bu halkın onu besleyip büyüttüğünü hiç hatıra getirmiyor. Evet, bu ülkenin çocukları sadece vergi veren ve çağrıldığı zaman askere giden piyonlar olarak görüldü yıllarca; aslında kendilerinin uluslar arası arenada bir piyon olduğunu bilmeyenler tarafından. Bu çocuklar, Anadolu topraklarında emeği olan tüm insanımız onlar için sadece bir ‘er’ idi. Eskiyince değiştirilecek, son kullanma tarihi gelince iade edilecek (terhis) veya kullanılıp atılacak bir meta-mal eşya gibi görüldü,(ŞEHADET) Anadolu’nun yağız delikanlısı… (Bu son cümlem için Şehitlerden ve ailelerinden özür diliyorum) Ama mal gibi görülen, sadece er olmaya izin verilen ve bunun bir lütuf olduğuna inanarak görevi uğruna canını feda eden bu Anadolu çocukları, gerçekten işinin ER’i olduğunu ispat edercesine bu cahil ve zalimler güruhunun hakkından gelmeye başladı. Hesap sormaya, hakkını aramaya ve bu toprakların sahipsiz olmadığını gösterme sevdasına düştü..
Amacım hamasi duyguları kabartarak laf kalabalığı yapmak değil! Başlıkta da geçtiği üzere AHTAPOT’tan bahsetmek daha doğrusu onun deri değiştirmek çabası içinde olduğundan söz etmek istiyorum. Yukarıda bazılarının gözünde Anadolu insanının bir piyon olarak görüldüğünden bahsetmiştim. Kendilerinin uluslar arası arenada kullanılıp atılacak bir piyon olduklarını fark edemeyen belki de kandırılarak kullanılan bu şahıslar şimdi can derdine düşmüş olmanın getirdiği telaşla sağa sola saldırıyorlar. İşte Milletvekili sıfatı taşıyanların ettikleri laflar, işte internette dolaşan hezeyanvari laflar vs vs vs…
CHP ‘de tutuklu vekiller başta olmak üzere tüm Ergenekon sanıklarını serbest bıraktırmak, davayı sabote etmek için yeni arayışlar içinde sürekli olarak…
Pakistan’dan bile buralara selam gönderenlerin olduğu uluslar arası bir oluşumla karşı karşıyayız.
En son 28 Şubat soruşturmasının ciddileşmesi ve hızını arttırması üzerine, başta bazı medya mensupları olmak üzere pek çok kişi savunma durumuna geçti Kimisi savunma pozisyonunda bile hem hükümete, hem de cemaat üzerinden halka saldırmayı sürdürerek atış yapmaya da devam etti ve halen de etmekte.
Ama gerek hukuki olarak, gerekse siyasi olarak bazı şeylerin çok da kolay gerçekleşmeyeceğinin belirginleşmesi, bu kişileri kızdırmış olmalı. Çünkü AİHM’den Çetin Doğan ve Mehmet Haberal için olumsuz cevaplar gelmesi, yurt dışından yeterli desteğin görülmediği olarak yorumlanmalıdır. Bu desteğin kesilmiş olması işin bittiği yolun sonu anlamına gelmez elbette ki. Şu an devam eden davalar için yurt dışı desteğinin bittiği ve onlar için yolun sonunun geldiği anlamına gelir. Ama ana gövde yerinde ve sapasağlam olarak işine devam etmekte, yani sadece deri değiştirmektedir. Eskiyen, demode olan deşifre olanın değişmesi mukadderdir bu oyunda…
Tüm bu yaşananlara baktığımızda, Ergenekonun artık bazı elemanlarından umudu kestiğini, onları feda ederek, ana gövde üzerinde yeniden doğrulmaya çalıştığını düşünmekteyim.
Çünkü bıçak kemiğe dayanmak üzere, çelik çekirdeğe adım adım yaklaşılmaktadır. Ve bu çelik çekirdeğin hiç istemeyeceği bir iştir.